Vücudun çeşitli alanlarında görülebilen ancak yüz – el ve ayaklarda daha sık saptanan uyuşma, yanma, karıncalanma, elektriklenme ile seyreden ağrılardır.
Mekanizmasına göre ağrılar iki grupta sınıflandırılır;
Nosiseptif ve nöropatik ağrılar.
Nosiseptif ağrılar doku hasarına bağlı olarak oluşur, örneğin kolumuzu bir yere çarptığımızda, elimizi kestiğimizde, bir yerimizde yanık oluştuğunda ortaya çıkan ağrılardır. Nosiseptif ağrılar tedavisinde antienflamatuar ve analjezik adı verilen ağrı kesici ilaçlarla kesilebilir.
Nöropatik ağrı ise dokuya giden sinirlerin hasarı veya tahriş olması ile karakterize olan bir ağrıdır ve bu ağrılar ağrı kesici ilaçlardan fayda görmez.
Nosiseptif ağrılar, şikayet olarak doku hasarının olduğu bölgede batma, sancı şeklinde hissedilirken nöropatik ağrıda hastalar daha çok yanma, elektriklenme, uyuşma, karıncalanma şeklinde şikayetler görülür; normalde ağrılı olmayan bir uyaran ağrı oluşturabilir.
Nöropatik ağrının en sık görülen sebebi diyabettir (şeker hastalığı).
Bunun dışında, sinir sıkışmaları, maruz kalınan kimyasallar, bazı ilaçlar, tiroid bezinin az çalışması gibi hormonal problemler, vitamin eksiklikleri, enfeksiyonlar, iltihaplı romatizmal hastalıklar ve bazı kanser türlerine bağlı olarak da nöropatik ağrı oluşabilir.
Bel fıtığı, boyun fıtığı gibi problemlerde ağrı başlangıçta nosiseptif karakterdedir ancak bu ağrılar kronik dönemde nöropatik patern kazanır. O nedenle, ağrının kronikleşmemesi, problemin ilk 3 ay içinde kontrol altına alınması çok önemli bir durumdur.
Yüzde görülen trigeminal nevralji yüzde, dişte yaygın görülen şiddeti hastadan hastaya değişen ağrılardır. Hastalarda yanma, batma, elektrik çarpması, şimşek çakması gibi saniyeler-dakikalar içinde geçebilen ağrı görülür.
Nöropatik ağrı tedavisinde, ağrının sebebine göre değişmekle birlikte; anti-epileptikler (pregabalin, gabapentin, karbamazepin vb.) ve anti-depresan ilaçlar gerekli olabilir. Bu ilaçların sinir uçlarını iyileştirici etkileri vardır ancak mutlaka doktor kontrolünde kullanılmalıdır.
Tedavide hastaya göre planlanan egzersizler şarttır. Fizik tedavi cihazları, lokal enjeksiyon uygulamaları, bilişsel-davranışsal tedaviler de gerekli durumlarda önerilebilir.